Hadsiz, olumsuz bir niteleme yapmak için kullanılır. Pervasızca, hesap kitap yapmadan, nerede nasıl davranması gerektiğini bilmeyen kişilerin durumunu bildirmek için kullanılır. Hadsiz insanlarda, yüksek kavrama kapasitesi, sezgi ve öngörü gücü, doğru ve yerinde karar verme yeteneği gelişmemiştir. Kişiliklerinde, genlerinde ve asaletlerinde hadsizlik hep ön saflarda yer bulmaktadır.
Kendinin haddini bilmeyen insanların bulundukları ortamda ilgiye ve iltifata mazhar olmaları, abartılı ve görgüsüzce donatılmış masaların etrafında resim vermeleri, sürçü lisan etmekten yüzlerinin kızarmaması, hakaret ve argo dilini rahatlıkla ifade etmeleri ve yönetim kadrosuna girmekte sorun yaşamamaları, kotaya ve mülakata tabii tutulmamaları, şımarık bir hayat yaşamalarına prim vermektedir. Kurumlardaki, yetki almış sorumlularda yapmakta zorunlu oldukları görevlerinde sade vatandaşın masumluğunu ve bilgisizliğini fırsat bilerek, hadsiz davranmakta zül görmemektedir. Sayın Cumhurbaşkanı da bazı gazetecilerin ve siyasetçilerin sorularını, taleplerini dinlemeyi yarıda keserek hadsizlik olarak nitelendirmiş, terslemiş veya dava etmiştir.
İstisnalar kaideyi bozmaz ama beşeri ilişkilerde de hadsizlik yaşandığına çoğu yerde şahit olmuşumdur. Öğrenci Rektöre, sporcu hocasına, evlat anasına, satıcı müşterisine, hasta doktoruna, gazeteci profesöre, sosyal medyada herkes herkese hadsizlik yapmak için adeta yarış içindeler. Okuma yetisi gelişmemiş toplumlarda saygı görmek, trafikte kurallara uyum beklemek, mütevazi ve görgü kurallarına uygun hayat sürmelerini düşünmek, yeniliğe açık olmaları ve medeni dünya ile sağlıklı iletişim kurmalarını beklemek mümkün değildir. Türklüğü ve Türkçe konuşmayı dışlamaları, bir gecede cahil bırakıldıklarına feveran etmeleri, Batının tüm yeniliklerini kullanıp sonra da hakaret, küfür etmeleri ve kendilerden başkalarının inançlarına saldırmaları en büyük hadsizlik olarak bilinmektedir.
Abartısız ve sade bir yaşam sürdüğünü iddia ederek, milletin gözünün içine baka baka arabasının 12 Milyon değil, 6 Milyon olduğunu itiraf eden Sinan Oğan’da hadsizliğin zirvesine yerleşmiştir. Tüm siyasetçilerin, bürokratların, belediye başkanlarının, oda başkanlarının, dernek ve vakıf başkanlarının vs, kullandıkları arabaları, oturdukları makam odaları, yemekli toplantıları, küçücük bir açılış ve karşılama için kestikleri kurbanlar bence çizmeyi aşmaları, hadsizliğin zirvesidir. Mültecilere karşı çıkmamdan dolayı, gelecekte çocuklarımızı çok büyük tehlikelerin beklediğini ve birçoğunun potansiyel terörist olma ihtimali yüksek olduğunu dememden dolayı, bana ırkçı yakıştırmasını yapanlarda hadsizlik yapmaktadır. Bir dolu serveti olduğu halde 65 yaş kartı alıp, toplu taşıma araçlarını bedava kullananlarda hadsizlik yapıyorlar.
“Cuma hutbelerinde Türkiye’nin kurucusu büyük Atatürk’ün adını kullanmaktan imtina eden DİYANET, “LÜZUMSUZ”luk yapmaktadır.”Faruk Ergan