İNCESU'DAN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK E

İNCESU’DAN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK GEÇTİ (5 Şubat 1934)
Mustafa Kemal Atatürk 13 Ekim 1934 yılı sonbahar gezilerinden Kayseri’yi ziyaretlerinde İncesu, Mucur, Niğde heyetlerinin davetleri üzerine bu yerleri en kısa zamanda ziyaret edeceğini belirtir.
Bu ziyaret 11 yıl sonra gerçekleşir. Mustafa Kemal Atatürk 4 Şubat 1934 tarihinde saat 18:20 de geldiği Kayseri de ziyaretlerini tamamlıyor. 5 Şubat saat 15:00 de Kayseri tren istasyonundan Kayseri Halkının coşkun, candan alkışları ve tezahüratı ile Niğde’ye hareket ediyor. İncesu tren istasyonun da trenin mola vereceğini Atatürk’ün İncesu’yu ziyaret edeceğini 4 Şubat günü ilçe kaymakamlığına bildirilmesi ile hazırlıklar başlıyor. Askerlik şube başkanı Yüzbaşı Adil Bey “Hoş geldin Gazi Paşa” adlı bir şiir yazıyor. İlkokul öğrencisi kızı Servet’e şiiri ezberletiyor.
Eğitimci, araştırmacı Hasan Tasacı Atatürk’ün yüzüncü yıl doğumunda 1981 yılında şiiri okuyan Servet Kubat teyzeyi İstanbul’daki evinde ziyaret ediyor. Servet hanımın anlattıklarına göre “okul öğrencileri, kalabalık halk heyecanla İncesu tren istasyonun da bekliyorduk. Saat 16:00 gibi Atatürk tren ile istasyona geldi halkı selamladı. Ben kendimi Atatürk’ün önünde buldum Hoş geldin Gazi Paşa şiirini okudum. Atatürk başımı okşadı kısa bir konuşma yaptı halkın yoğun alkışları arasında trene bindi tren uzaklaştıktan sonra durdu iki kişi koşarak geldi heyecanlandık şiiri okuyan kızın ismini istemişler ilçede dedikodu yayıldı Atatürk’ün beni evlatlık edineceği söylentileri gibi fakat 04.03.1934 tarihli Reis-i Cumhur Umum Katipliği bir mektup ile beni kutluyor başarılar diliyordu yıllar sonra bu şiiri bir 10 Kasım günü radyoda dinledim.” [Bu mektup ve şiir İncesu Belediyesi 1. Ulusal Sempozyumu Cilt.1 Sayfa: 112] (Eğitimci Hasan Tasacı tarafından kaleme alınmıştır.)
1994 Belediye seçimlerinde başkan adayı Mehmet Gönen annemi ziyaret ettiğinde annem Mehmet Gönen’ e hitaben “Mehmet Bey annen ile kilisede okuduk annene selam söyle” deyince Mehmet Gönen “Aman teyze bu sözü başka yerde söyleme annesi kilise de okumuş diye oy alamam.” Latifesini yaptı.
Rumlar mübadele ile İncesu’dan gidince Yarım Mahalledeki kilise mektebe çevriliyor. Annem anlatıyor Cevat Hoca (Demiral) öğretmenimizdi. Atatürk geliyor diye bizi istasyona leylek kayasından kumluk üzeri tren istasyonuna gittik. Biz öğrencileri sıra sıra dizdiler iyi giyimli arkadaşları ön sıraya aldılar. Çok kalabalıktı biraz bekledik soğuktu üşüdük nihayet tren geldi güzel giyimli elinde yuvarlak şapkalı yakışıklı bir adam bizleri selamladı bir şeyler anlattı duymadım. Başka okuldan bir kız şiir okudu eve geç döndüğümden abam kız kardeşim hayli telaşlanmış kapıda karşılayan abam sinirli bir şekilde örgülü saçlarımı tutarak nerede kaldığımı sordu. Atatürk’ün İncesu İstasyonuna geldiğini mekteple karşılamaya gittiğimi anlatınca abam konuşmaya başladı. Babanı Çanakkale’ye Bağdat seferine ve seferberlikte askere götüren 18 yıl askerlik sonu ölüm künyesi gelen seni mektebe göndermedim diye 3 gün hapis yatıran o paşa haberim olsa da 3 yetimle kalıp çektiklerimi anlatsaydım dedi. Ana nasıl anlatacaksın çok kalabalık yanına jandarma yanaştırmazdı dedim. Bağırırdım içimi dökerdim 3 çocukla 28 yaşında dul kaldığımı anlatırdım.
Anneannem Gesi bağları türküsünü çok severdi. (Gesi bağlarında üç top gülüm var- Hey Allahtan korkmaz sana bana ölüm var) der başka söylemez. 3 öksüz ile kaldım der ağlardı. Belliydi ki Atatürk’e sitemliydi ben anneanneme Atatürk’ün bu yurdu kurtaran büyük bir subay olduğunu anlatırdım.