Sultansazına, Karakoyunlu Mahallesince bekçi tutulur. Nisan ayından Eylül ayına kadar bekletilir. Harmansonu otu bölüşmek için bir gün tespit edilir bu karar Balak Dayının Kahvesinde alınır. Belirlenen günde her haneden bir kişi o gün Sultansazında bulunur. Sultansazı ilçeye 15 km. Sabahın erken saatlerinde eşeklere binenler yol alırlar. Kadın erkek çocuk fark etmez bir temsilci olur. Saz ağaları vardır: Hasan SÜSLÜ, Ömer GENEL, Abdi AŞIRMA, Abdullah PAYAM, Mustafa HANÇER ve hatırlamadığım birkaç kişi. Otu tırpanla biçmeyi bilenlerdi. Saz ağasının biri konuşur: ‘’Büyük bahçeyi 100 kişi ile bende.’’ ihaleye çıkarır küçük bahçe, Sarıhasan Çaylığı, Bozok, Kireçli teker teker ihaleye çıkar.’’ Ot için gelenler atlarını ağalara yazdırırlar.
1956-57-58 yılı olabilir. Şeyhşaban köylüleri bizde saza ortak olacağız dediler. Karakoyunlu Mahallesi olmaz diye diretti. Kaymakamlık bir manga asker görevlendirmiş sorumlu uzman çavuş Sürtme Köyünden evli olup Şeyhşaban Köyüne ilgi gösteriyor bizleri geri çekilin diyip itip kalkıyor. Mehmet Efe (Hokuçuk) uzmanın yakasından tutarak doğru vazife yap dedi, silkeledi uzman çavuş korktu askerlere komut verdi. Halkı dipçikle uzaklaştırınız dedi
Fakat halk Şeyhşaban Muhtarının üzerine yürüdü. Muhtar Kocasüleyman atına bindi, dizginledi. Ben o zaman 16 veya 17 yaşlarındaydım.Benim emsalim Ömer BAYRAM bir taş fırlattı muhtarı attan aşağı düşürdü mesafe 100 metre kadardı. Halk muhtara hücum etti. Mustafa HANÇER önde hızlıca koşuyordu ben mani olmak istedim bırak beni diye çığlık etti. Muhtarı dövecek diye mani olmak istedim muhtarın üstüne abandı muhtarı kurtardı ve korudu. Mustafa HANÇER ile aynı obada göçülüydük Muhtarı dövecek diye mani olmak istedim çünkü ceza almasını istemiyordum. Mustafa Amca muhtarı ayağa kaldırdı. Uzman Çavuş muhtara sordu: ‘’ Sana kim vurdu?’’ dedi. Muhtar, halka bir göz gezdirdi. Mehmet YAZGAN’ı gösterdi. Mehmet YAZGAN’ın hiç suçu yoktu muhtar onu iyi tanıyordu suçu ona yükledi. Mehmet YAZGAN’ı jandarma jeepine aldılar ve götürdüler 15-30 gün hapis yattı sonunda beraat etti.
Uzun yıllar sonra belki 30 yıl geçti aradan bir yakınımı Kayseri Devlet Hastanesi’ne yoklamaya gittiğimde koğuşta 3 kişi yatıyorlardı. Hastanın biri ben Şeyhşabanlıyım dedi. 50’li yaşlarda idi. Muhtar Süleyman’ın oğluyum.
Kayseri’de marketim var dedi. Koca Süleyman mı dedim. ‘’Evet’’ dedi. Babanı sazda dövdüler biliyorum dedim. ‘’Mehmet YAZGAN dövdü.’’ Dedi. Hayır dedim baban ata bindi kaçıyordu Ömer BAYRAM babana taş fırlattı baban attan düştü.
Ömer BAYRAM’ı sordu kim bu diye orada hastanın biri köy hizmetlerinde beraber çalışıyoruz dedi adama göz ettim konuşmasın diye o anda muhtarın diğer oğlu geldi hasta kardeşi olayı ona anlattı biz dedi Mehmet YAZGAN’ı öç almak için yıllarca takip ettik hala da ediyoruz oğlu Bekir YAZGAN bisküvilerin baş bayisi ondan almıyoruz 2.elden az karla alıp satıyoruz, biz onlara halen kızgınız babamızın öcünü almak istiyordu.
Tekrarladım. Mehmet YAZGAN’ın suçu yok ben orada olayı iyi takip ettim. Mehmet YAZGAN efendi insan böyle işlerden de uzak durur hiç suçunun olmadığını söyledim.
İki kardeş de olayı aydınlattığım için bana teşekkür ettiler. HASAN ÇİFTÇİ 30.01.2024