BİTMEYEN SAVAŞ KUDÜS

BİTMEYEN SAVAŞ KUDÜS
1516 yılının ilkbaharında Yavuz Sultan Selim 40000 kişilik orduyu öncü kuvvet olarak Anadolu’ya Kayseri’ye gönderdi. Ordu İncesu da Sivri Dağ’ın eteğinde dam ardı mevkiinde otağ kurdu. Çünkü ordu için güvenli bir yerdi. Ordunun atları sultan sazında otlatıldı. Sonradan dam ardı mevkiinde kurulan Sinan Köyü kalıntılarına rastlanmaktadır. (Osmanlı Tarihi Cilt.1 Sayfa 383 A.LAMARTINE- Türkiye Tarihi Cilt.2 Sayfa 242 Prof. Dr. Yaşar YÜCEL- Prof. Dr. Ali SEVİM) Yavuz Sultan Selim sadrazam Sinan Paşa’nın ardından harekete geçti Suriye üzerine yürüdü. Suriyeliler Osmanlıları tercih etti karşı koymadılar. Çünkü Mısır Memluklarından memnun değildi. Yavuz Sultan Selim 100000 kişilik ordusu ile Ürdün ve Kudüs’ü fethederek Kahire’ye girdi. Artık kutsal Kudüs Osmanlılarındı halifelerin kutsal hakları Yavuz Sultan Selim’e geçti. Hristiyanlığın kutsal saydığı yerlerin ve Kudüs’ün Hac ziyaretlerinin serbest olduğunu ilan etti. Bu kutsal yerlerin titizlikler ile korunacağını söyledi.
11 Aralık 1917 tarihinde Kudüs’e İngiliz General Allenby otomobille geldi. Yafa kapısında kalabalık bir törenle karşılandı. Kudüs halkının ileri gelenleri de halkın içinde bulunuyordu. Ayrıca İngiliz, İtalyan, İskoç, İrlanda, Fransız, Yeni Zelanda, Avusturya onur kıtaları da İngiliz Generali karşıladı. General trampet eşliğinde Davut kalesi önünde durdu. Fransızca, İngilizce, İtalyanca, Arapça, İbranice, Rusça, Yunanca beyannamesini okudu. İngiliz General artık Haçlı savaşlarının sona erdiğini söyledi. 400 yıllık Osmanlı egemenliğindeki Kudüs kaybedildi. Bu beyanname Kudüs’ün duvarına asıldı. 3 dine ait mabetlerin korunacağı belirlendi. (Ali Fuat Cebesoy’un Milli Mücadele hatıralarında Osmanlı ordusunun gücü perişanlığı Arapların ihaneti Kudüs’ü değil Arap ülkelerinin kaybedilmesi kaçınılmaz oldu diyor.) 
1948 yılında kurulan İsrail devleti 1967 tarihinde 6 Gün savaşlarında İsrail Kolon Tepeleri Doğu Kudüs’ün işgali üzerinden 50 yıl geçti. İsrail’in üstün gücüne karşı Filistin halkı taşla sopa ile karşı koymaya devam ediyor.
ABD kongresi 1995 yılında aldığı karar ile ABD büyükelçisinin Tel Aviv’den Kudüs’e taşınması kararı Amerikan devleti başkanlarınca 22 yıl boyunca ertelendi. Trump seçimlerde verdiği sözünden dolayı Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etti. 
Bu karara önde Türkiye olmak üzere İslam âlemi ülkeleri karara şiddetle karşı çıktı. İslam birliği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN başkanlığında İstanbul’da toplandı Trump ’un Kudüs kararını protesto etti batı Kudüs’ü Filistin’in başkenti ilan etti. Filistin’i tanıdı.
1917 yılında kaybedilen Filistin 100 yıl sonra yine gündemde ABD başkanı Trump’ın maksadı Orta Doğuyu iyice karıştırmak olsa gerek.

Kudüs’ün Tarihçesi

Kudüs dünyanın en eski yerleşim yeridir. Dili hami-sami dil ailesinin sami koluna ait lisan. Kuzey Afrika, İran ve Arap Yarımadasında azınlıkla kullanılmaktadır. İbranice Sami dil grubunun Kenan Koluna bağlı olup konuşulan dildir. İsrail ve ABD’de konuşulur.

Milattan önce 1030 yılında İsrail Oğullarını bir araya getiren İsrail Kralı Şaul ile yerleşim başlar, Davut ve oğlu Süleyman zamanında en büyük mabet Milattan önce 1000 yılında inşa edilir, Milattan önce 931 yılında Hz. Süleyman’ın ölümü ile Yahudi Krallığı ikiye ayrılır. İsrail Oğullarının sürgün devri başlar. M.Ö 537 yılında Babil’i yıkan Pers kralı Yahudilere özerklik tanır. Bu özerklik M.S 70 yılına kadar devam eder. Agustis zamanında HZ İsa Mesih Kudüs’te öldürülmek istenir ve Yahudilerin çoğunluğu sürgün edilir. 

Filistin’deki Museviler Hristiyan’dır ve Müslümanlar tarafından kutsal sayılan Kudüs Şehri Hz. Muhammed 620 yılında bu şehirde olan Mescidi Aksa’da semaya yükseldi. Hz İsa’nın bu yerde öldürülmek istenmesi Hristiyanlarca ve Müslümanlarca kutsal sayılmaktadır. Mescidi Aksa İslam’ın ilk kıblesidir.

Kudüs Hz. Ömer zamanında M.638 yılında fetih edilmiştir. Haremi Şerif, Bey tül- Maktüs, Kudüs farklı isimlerle anıldı. Kudüs Yavuz Sultan Selim tarafından 1517 Suriye ve Mısır seferinde Osmanlı İmparatorluğuna katılır. Osmanlı İmparatorluğunca Yahudilerce kutsal sayılan ağlama duvarı tamir edilir, tekrar elden geçirilir ve bu duvar şehirdeki ibadetin ilki olup (Süleyman mabedi) Hz. Davut’un oğlu Süleyman zamanında inşa edilmiş ve mabet daha sonraları Yahudilerin merkezi haline gelmiştir. Babiller, Asurlar, Persler ve Makedonyalarının istilasına uğramıştır.

Kudüs 1073’te Selçuklu sultanı Atsız tarafından işgal edilmiş, 1098 senesinde Fatımilere geçmiş. Bir yıl sonra Kudüs Şehrinin alınması için ehli salip Haçlı seferleri başlamış. 1095 – 1270 yılına kadar sekiz sefer haçlı orduları Kudüs’ü almak için yapılan seferlerde başarısız olmuşlardır. Hristiyanlar burada bir devlet kurmak istiyordu. Fakat İslam’a karşı başarısız oldular ve Ehli- salip (Haçlı) sözü sefere iştirak eden Hristiyanların omuzlarında kırmızı çuhadan Haç işaretinden dolayı Haçlı seferleri denilmektedir. İlk Haçlı seferlerinden Avrupa devletleri ile din uğruna beraber hareket eden Fransız, Alman ve İtalyan milletleri sefer tertip etmişlerdir.

Şehir 1917 yılında 1. Dünya Savaşında İngilizler tarafından işgal edilir ve 100 yıllık Osmanlı idaresine son verilir. 1948 yılında İngilizler Ürdün’den askerlerini çekince Ürdün’ü kendi haline bırakırlar. Aynı yıl İsrail devleti kurulunca İsrail ordusu Kudüs’ün bir kısmını zapt etti. Burada mescit-i aksa, kutbe-tüs- sahra ve diğer mukaddes yerler İsrail’in eline geçmiştir. 

1948 yılında Birleşmiş Milletlerce Doğu ve Batı olarak Filistin ve İsrail arasında taksim edilir. 1967 yılında İsrail Arap ülkeleri arasında çıkan 6 gün savaşlarında İsrail Doğu Kudüs’ü işgal edip kendisine başkent yaptığını ilan eder.  Oluşan fiili durum neticesinde günümüzde Filistin – İsrail meselesi devam etmektedir. İki devletli çözüm ve Filistin devletinin tanınması gerekmektedir.