Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı 1926 yılında Trabzon Türk ocağında Sürayya Hulusi hanımın verdiği konferans neticesi başlatılır.
1927 yılında kadınlar birliği tüzüklerine kadınlar için siyasi haklar çalışmaları yapılacağı maddesi konur.
Bu fikir TBMM de tartışılır. 20 Mart 1930 tarihinde yasalaşan belediye kanunu gereği kadınların seçime katılması sağlanır.
Atatürk ün manevi kızı Prof Dr Afet İnan türk ocağında bir konferans verir. Türk kadınını hak gelişmelerinde daha ileri gitmesini söyler.
1934 yılında kadınlar türk ocağında Ankaralı aydın kadınlar bir araya gelir, konuşmacılar türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesi hararetle tartışılır.
TBMM ye kadar bir yürüyüş planlanır. Kadınlar meclis önünde yüksek sesle konuşmalar yapar.
Olaydan haberi olmayan Atatürk (Kadınlar ne istiyor bakın beni bilgilendirin.) der.
Konuyu inceleyen milletvekilleri telaşlanır.
Atatürk ( arkadaşlar kadınlar meclise girmeye haklıdırlar. Kanun çalışmalarına başlayın.
Teşkilatı Esasiye nin 10 ve 11. Maddeleri değiştirilir) 5 aralık 1934 de kabul edilen kadınlara milletvekili olmak için seçme ve seçilme kanunu kabul edilir.
1 Mart 1935 seçimlerinde 18 milletvekili kadın mecliste yerini alır.
Türk kadını türk erkeği ile eşitlenmiş olur.
Dünyaca yankılar olur. Kadınlarımız dünya kadınlarından önce seçme ve seçilme hakkına Avrupa kadınlarından 50 yıl evvel sahip olurlar.
Atatürk 21 mart 1923 de Konya da kadınlar ile yaptığı toplantıda ( kadınların erkekler ile beraber olduğu eskiden beri savaş tarım geçim sahasında aynı hizada çalışıp uğraştığı iş hayatında ilim sanat ve kültür de erkeklerle ortak olacak.)
Kadınlarımız için kılık kıyafet kanunu çıkarılmamış kadınlarımız bu işi kkendileri yapacaklardır ve öyle olmuştur.
Kadınlarımız giyim sosyal yaşamda hızlı gelişmeler olmuş milli mücadele de kadınların canla başla savaşıp kan döktükleri şehit ve gazi oldukları cephe gerisinde hizmet verdikleri erkeği ile cephede savaşan kadın bizim tarihimizde vardır.
Cephede yaralı hasta cephane türk kadınını sırtına ve kağnısına yüklenir.
Cephede gerilla savaşı yapan kadınlarımız var.
1919 da yunanlılar Aydın a girişinde Ayşe, Emine Seher kadınlar silahları ile yunan ordusuna karşı durular ve örnek olurlar.
Gördesli makbule kocası ile çete kurar dağa çıkar şehit olur.
1915 de yunan işgaline protesto için Sultanahmet mitingini kadınlar tertip eder. Ateşli konuşmalar yaparlar.
Kadınlarımız inkar edilemez.
Çift süren tarla eken ormandan kereste taşıyan yetiştirdiği mahsulü pazarda satan ailenin ocağını tüttüren sırtı ile kağnısı ile kucağında çocuğu kar kış sıcak demeden cepheye mermi taşıyan fedakar Anadolu kadınlarımızı minnetle analım.
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı kutlu olsun.