İnsanlık onurunun, hürriyetinin yerlerde süründüğü sömürü, vahşet ve zulüm çağında aşıyoruz.
Bugün Ortadoğu’nun, İslam coğrafyasının ve ülkemizin yaşadıkları önceden hazırlanan strateji ve planların bir sonucudur…
Günümüzde BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) veya GOP (Genişletilmiş Ortadoğu Projesi) için yeni oyunlar gündeme dahil edilmekte ve buna meşruiyet gerekçeleri aranmaktadır.
Tasarlanan, uygulamaya konan ‘Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika Pojesi’ kimin güdümündedir?
Amerikan Genel Kurmaylığınca yayınlanan bölünmüş Türkiye haritası ve Ortadoğu’nun yeni sınırlarının çizilmesi neyin nesidir?
Eski ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın “Fas’tan Endonezya’ya kadar 22 İslam ülkesinin haritasını değiştireceğiz” demesi neleri çağrıştırıyor?
Tabi ki İslam dünyasının bölünmüşlüğünü ve yeni yapılanmaları…
Bugün Haçlı-Yahudi ittifakı kurulurken Müslümanlar darmadağınıktır. İslam dünyası olarak, ABD-İsrail başta olmak üzere emperyalizme karşı birlikte mücadele verilmelidir.
21.Asırda dünyanın gidişatı ve Türkiye’nin üsleneceği misyon çok daha önemlidir. Türkiye ilgi gösteren ve saygı besleyen ülkeler için, Türk ve İslam dünyasının hangi meselesi varsa ona sahip çıkarak büyüklüğünü göstermeli, yeni projelerde sadece konu mankenliğini üslenmiş olmadan, bölgesinde etkin güç olmalıdır.
Evanjelistlerin rüyası Dicle ve Fırat arasında cennetin kurulacağı… Çünkü tanrının vadettiği yer burasıdır. Yahudiliğin ilahı Yahova’ya göre, Yahudi kavmi kutsaldır ve milletlerin efendisidir. “Görmekte olduğun bütün memleketleri senin zürriyetine vereceğim” “O günde Mısır ırmağından (Nil) büyük ırmağa (Fırat’a) kadar bu diyarı senin zürriyetine verdim. “Yabancılar (milletler) senin sürülerini güdecekler, ecnebiler çiftçileriniz ve bağcılarınız olacaklar. Siz milletlerin servetlerini yiyeceksiniz… Bütün milletler Yahova’ya kulluk edecekler…”
Unutulmaması gereken Yahudiliğin ideallerinin temelinde üstün kavim inancı vardır. Milletleri yıkmak, bölmek ve sömürmek için her vasıtayı mubah görürler…
Dov Lior adlı Yahudi haham ne diyor; “Arz-ı Mevut (Büyük İsrail) hedefimize ulaşmak için ‘Kürdistan’ vaadiyle Kürtleri inandırıp, onları Türklerle çatıştırmak zorundayız!” Demokrasi adına yapılan çeşitli oyunlarla ülkelerin bölünüp parçalanmasının asıl sebebi, Nil’den Fırat’a kadar olan toprakların ele geçirilmesidir! Bunun için 1967 İsrail- Arap savaşından bu tarafa İsrail topraklarını büyüterek ilerliyor. Şimdi sırada Suriye ve Irak’ın parçalanması, sonrasında diğerleri ve Türkiye…
Vatanımız, Türklük ve İslam’ın, yenidünya düzeninin tam merkezinde ve ilgi alanındadır. Vatanına, devletine, kimliğine sahip çıkma, millî seferberlik vaktidir. Ülkemiz, devletimiz içten ve dıştan büyük tehdit altındadır.
Bizler ülke, millet, fert olarak Hakkın, haklının, mazlumun ve doğruların yanında olup gerçekleri bir rehber gibi anlatmalıyız. “Bir milletin kaderi localar, hücreler ve ihanet yuvasında gizlenenlerin değil, bizzat milletin gözü önünde ve onun desteğiyle güçlenen, haklı mücadele bayrağını yükselten hareketin olacaktır!” (A. Edibali)
Çözüm; Yerli ve Millî Siyaset!
Bugün Ortadoğu’nun suni devletçiklerle paramparça edilmesinin, milletlerin bölünebilmesinin sebebi; İslâm dünyasına saldıran güçlerin kanlı planlarının üstünlüğü değil, İslam âleminin doğru strateji etrafında teşkilatlanmayışının, bir hilafet merkezi gibi güç birliği merkezinin olmayışının ve devletlerin lider kadrolarının millî duruş sergilemekten uzak oluşunun, günün teknik ve bilimsel gelişmelerinin yeterince takip edilmemesinin bir sonucudur.
Türk milleti, devleti ve ordusu ile Yahudi ve Evanjelist şeriatı ile Ezoterik-Kabalistik kurumların hedeflerini iyi okumak ve anlamak durumundadır! İçinde bulunduğumuz şartlar milletimizin birliğini, İslam coğrafyasının birlikte hareket etmesini her zamankinden daha zorunlu hale getirmiştir…
Türkiye mazlumların, İslam ve Türk coğrafyasının bahtıdır. Ortadoğu’da çözümün merkez üssü Türki’yedir. Sulhun ve barışın merkezi Türk devletidir. Türkiye; tarihi, siyasi ve dini gücünün büyüklüğünü devreye sokarak İslam’ın şerefli bayraktarı olmaya devam edecektir. Kudüs Türk Milletinin haremidir. Kudüs’ün, Filistin’in hürriyete kavuşacağı günler yakındır.
Kudüs’ün de Filistin’in de çözümü, Türk ve İslam dünyasının da hürriyeti, insanlığın ve Orta doğunun barışı gücü olacak Millet Partisi’nin hedefi;
İnsan hak ve hürriyetlerine dayalı HUKUK DEVLETİ.
Millî iradenin önündeki engellerin kalktığı DEMOKRASİ.
Din düşmanlığı gibi din istismarının da bittiği LAİKLİK.
Fakirlik ve çaresizliğin tarihe gömüldüğü herkesin sosyal adalet şemsiyesine alındığı KERİM DEVLET.
Bilim, hikmet ve erdemle donatılan, sorun üretmeyen, çözüm üreten BİLGE DEVLET ve BİLİM TOPLUMU.
Büyüyen, gelişen, zengin, mutlu, muktedir ve insanlığın yeni barış medeniyeti İslam Rönesansı'nı (İslam’ın yeniden dirilişi) yöneten MUHTEŞEM TÜRKİYE projesinin gerçekleşmesiyle mümkündür. ”İştirak etmediğimiz, çilesine katlanmadığımız bir kurtuluş mümkün değildir.”
Milletimizin ve yöneticilerimizin uyanması, iştirak edilmeyen çilesine katlanılmayan bir kurtuluşun mümkün olmayacağı anlayışı ile basiretle hareket etmesi (Yanılmadan gerçekleri görebilmesi, gelecekle ilgili sezgi, uyanıklık, anlayış, kavrayış ve vizyon sahibi olması) dilek temenni ve duasıyla…https://uyanisdergisi.com.tr/siyonizm-evanjelim-ve-projeler/amp/