Kısaca tarih ve Yahya Kemal Beyatlı adına…
By yazarçınar
Madrid büyük elçiliği sırasında Yahya Kemal’e Türkiye’nin nüfusunu sorarlar. Yahya Kemal Beyatlı hiç düşünmeden 80 milyon olduğunu söyler. Dinleyicilerden biri, birkaç gün önce gazetede bu konu ile ilgili bir haber okuduğunu ve bu habere göre Türkiye’nin nüfusunun 15 milyon olduğunu belirterek Yahya Kemal Beyatlı’nın 80 milyon cevabına itiraz eder. Ancak Yahya Kemal kendinden emin bir ses tonu ile Türkiye nüfusunun 80 milyon olduğunu tekrar belirtir ve ekler “Ben ölenleri de saydım, cevabım doğrudur; zira biz onlarla bir arada yaşarız” diye cevap verir. Yahya Kemal Beyatlı’nın bu mükemmel sözünü açarsak.
Evet bu büyük şairimiz şiirlerini yüz yıl önce yazmıştır; fakat şiirlerinin dizelerine gizlenmiş olan maneviyat duygusu gelecek yüzyıla ışık tutar. Çünkü o gücünü tarihten alan bir şairdir. En büyük destekçisi tarih olduğu gibi, bu büyük mirasın üzerine kendi üslubunu da serpiştirerek ortama özgün bir hava katar. Onun için geçmiş mukaddestir ve gelecek geçmişin üzerine inşa edilerek güçlü olur. Geçmişimizi göz ardı etmek, geleceğimizin sağlam temeller üzerine kurulamaması sonucunu doğuracaktır. Tarihimizin zenginlerini, geçmişimizi okuyarak anlayabiliriz. Atalarımızın bizlere emanet ettiği eşsiz mirası görebilmenin yolu onların yürürken geride bıraktıkları adımları takip etmekle olur. Geçmişi arama yolunda kitaplar bizler için önemli bir kılavuzdur, kitapları bir süs gibi görmeyen toplumlar geleceğin kapısını aralamış demektir. Tarihi üzerine düşünen, geçmişi gelecek ile yürüten, yani tarihini okuyan ve tarihini koruyan toplumlar onlar için hazırlanmış geçmişten geleceğe uzanacak ilhamında sahibi olurlar. Bu ilham la doğmuş şeyin adı ise bence medeniyettir. Medeniyet geçmişi hafızalardan silerek değil gelecek ve geçmişin harmanlanması ile oluşacak bir kavramdır diyebilirim.
By yazarçınar