1879 Yılında emekli Ziya Paşa annesi Şevkiye Çiftli’nin çocuğu olup babası Ziya paşa doğumundan 1 yıl sonra vefat etti. Albay Reşat Bey 1896 yılında harp okulundan mezun olduğu Osmanlı ordusunda cephelerde savaştığı ordunun çeşitli kademelerinde görev yaptığı balkan savaşlarında yanya savaşında yaralandığı, bu başarasından dolayı binbaşılığa terfi ettiriliyor.
1.Dünya savaşında Çanakkale cephesinde üstün başarı gösterdiği 17.alay komutanlığı görevinde bulunduğu , Muş’un Ruslardan kurtarılmasında çaba gösterdiği, Mustafa Kemal’in takdirini kazandığı madalyalar aldı. 5.4. rütbelerden mecidi nişanı gümüş muhabere likayet tahsiliye . Almanya ve Avusturya harb demir hac nişanı ile taldif ediliyor.
53.tümen komutanı olarak Suriye cephesinde görev yapıyor. 1918 yılında İngilizlere esir düşüyor. 1 yıl esir kalıyor. Esaretten kurtulunca İstanbul 2.sıkı yönetim askeri mahkemesine görevlendirildi ise de dilekçe verip görevi kabullenmeyip milli mücadeleye katılmak için İnebolu üzerinden Ankara’ya gidiyor.
Milli kurtuluş savaşından Mustafa Kemal Paşa tarafından Kafkas tümeni sonra 21. tümen komutanlığına atanıyor. Yarbay rütbesiyle 1. Ve 2. İnönü Sakarya savaşlarına katılıyor. 1 mart 1922 de miralaylığa terfi ediliyor. 57.tümen görevine atanıyor.
Baş Komutan Mustafa Kemal Paşa tarafından büyük taaruzun 2.gününde muharebenin en önemli kritik cephesi Sincan ovasından, Dumlupınar’a kadar bütün yolların önünde en önemli engel olan çiğiltepeyi düşman yunan işgalinden temizlenmesi görevi veriliyor. Bu tepenin önemini bilen yunan generali başkomutan Nicolas Trikopis iyi bir savunma yapıyor. 27 ağustos 1922 sabahı Mustafa Kemal Paşa’ya çiğiltepeyi yarım saat gibi kısa zamanda yunan işgalinden temizleneceğini beyan ediyor. Ne yazık ki verilen sürede başarı elde edilemeyince, cephe işgalden temizlenemeyince Albay Reşat intihar edip 43 yaşında canına kıyıyor. İntihardan kısa bir zaman sonra çiğiltepe Türk askerlerince yunan işgalinden temizleniyor.
Cenaze ertesi gün sandıklı hastanesine getiriliyor. Sandıklı mezarlığında anıtlı kabrinde 1988 yılında 66 yıl sonra Ankara devlet mezarlığına naklediliyor. İlçe halkı bu şehitlerinin kabrinin taşınmasına rıza göstermeyip direniyorlar. Fakat naaş Ankara’ya taşınıyor. Mezar boşta olsa sandıklı ilçesinde muhafaza edilmektedir.
Ölümünden sonra T.B.M.M. ailesine kırmızı şeritli istiklal madalyası veriliyor. Soyadı kanunu çıkınca Türkiye cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafında albay Reşat beye çiğiltepe soyadı veriliyor.
Onun ve şehit olan askerler anısına yapılan şehitlik 22 haziran da 1996 yılında hizmete açılıyor. Reşat Bey’in girişte bronz büstü bulunmaktadır.
Reşat Çiğiltepe’nin haya hikayesi emekli general Cihangir Akşit tarafından kaleme alınıyor. Miralay Reşat Çiğilitepe gerçek hayat romanı edebiyatımızda ve tarihimizde yerini alıyor.
Reşat Çiğiltepe ismi Ankara Mamak ilçesinde bir ortaokula veriliyor. Ne yazık ki bu isim 2020 tarihinde siliniyor. Okula bağış yapan hayır sahibinin ismi veriliyor. Başta Albay Reşat olmak üzere , Çiğiltepe şehitlerine ve bütün şehitlerimize Allahtan rahmet dilerim.
Yorum siz okuyucularımın…