AĞAÇ DEDE: BEŞ FİDAN ETKİNLİĞİ 4.02.2024
Hem fidan diktim, hem maç izledim. Hacılar Spor Sivas Zara Sporu (Bal Ligi) 8-0 yendi. Bir Sivaslı olarak üzüldüm. Hacılar Sporu Tebrik ediyorum. Tabii. İzleyicileri de. Güzel maç oldu.
*
TOPRAKLA BARIŞMALIYIZ!
…Bitkilerin besinleri ise gökyüzünün dengeli haliydi. Toprağın en temiz haliydi ve özgürce akmakta olan sulardı.
İklim krizinin, gıda krizinin, enerji krizinin, saldırganlığın, savaşların önlenerek, sonsuz barışın başlayabilmesinin tek yolu ve gerçek çözümü buydu.
İnsanın doğa ile barışması. Tüm ülkelerin kendi toprağına sarılması ve ne pahasına olursa olsun (betona, asfalta, kimyasallara ve yanlış uygulamalara karşı…) toprağın korunmasıydı.
Gençlerin ve tüm insanların büyük alışveriş merkezlerine değil; kolektif enerjileri ile toprağa yönelmesi, doğa ile bütünleşmesi, caddelerin boşalmasıydı.
Toprağın Anadolu kilimi gibi ezmeden, kirletmeden nakış, nakış işlenmesi; petrolün yerini toprağa değer veren canlı enerjilerin (insan ve hayvan enerjisi) ve onların denetiminde doğanın direncinin altında yakıt sarfiyatı olan (mümkün olduğu kadar yenilenebilir kaynaklardan beslenen) teknoloji ürünü hafif iş makinelerinin almasıydı…
Hem. İklim krizinin en temel nedeni biyolojik enerjinin fosil yakıtlarla çalışmakta olan ağır iş makineleri ile yer değiştirmesi, toprağın sıkıştırılması, köylünün topraktan uzaklaştırılmış olması ve organik destekler yerine kimyasallarla toprağın verimsizleşmeye başlaması değil miydi?
Maalesef. Toprağın terkedilme süreci iklim krizinin yükseliş süreci birbiri ile örtüşmektedir.
Daha geç kalmadan ormanlaşma sürecini güçlendirerek, toprağı temiz sularla ve humusla desteklemeli, insanları toprakla ortak üretici yapmalı toprakla barışmalıyız.
Toprakla barış sağlanınca hiçbir yerde savaş olmaz.
Hem. Ben çocukluğumda (Şarkışla da) harman yerinde (Karaçayır) çalışırken insanların birbirlerini nasılda desteklediklerini; büyüdüğümde ve şehirlere geldiğimde ise alış veriş merkezlerinde reklamların, rekabetin, hırsın geliştiğini duvar diplerinde oturmakta olan ve caddeleri dolduran insanlarınsa bunalım ürettiğini gördüm.
Evet. Yönelim alışveriş merkezlerine değil toprağa olmalı. Toprağın (yaşamın) bir gün ve mutlaka kazanabilmesi içinse dağlarımız orman olmalı. Tüm sularımız çıkış noktalarından denizle buluşma noktalarına kadar kenarları ağaç olmalı.
Benim şu an ki hayalimse Büyük Erciyes Dağının tamamen orman olması…