Şiddet, küfür, intikam, kibir, kin, nefret, ötekileştirme, senin adamın, benim adamım, dindar, çalıyor ama iş yapıyor vs. Aklınıza gelen ne kadar güzel olmayan, nezaket taşımayan, saygın olmayan ve insanlığa yakışmayan yaşam biçimi varsa, bu görüşü benimseyen siyaset, dün TBMM Bütçe görüşmelerinde bir kez daha Dünyaya rezil oldular. Milletin Vekilleri, yani bizleri temsil etsinler diye seçtiklerimiz, aslında bizlerin aynasıdır.
Hiç bir şey emek verilmeden elde edilemez. Çocuğunuzu okul öncesi aile terbiyesi ile yetiştirirsiniz, sonra en iyi okullarda en iyi eğitimi almasını sağlarsınız, en güzel üniversiteyi kazanır, mezun olduktan sonra önce ailesi, sonra Ülkesi için güzel ve kaliteli yaşamı hak eder. Bu güzelliğin ve bu emeğin karşılığını almak için en az 20 yıla ihtiyacınız vardır. Tesadüfe bakın ki TBMM’de yaşananlarda bir partinin 20 yıl iktidarda kalmasının sonucu olarak ancak bu kadar gelişmiş. Gayrı Milli olan, Milletin Vekili Alpay Özalan, 2021 yılındaki bütçe görüşmesi yapılırken, nerede olduğundan habersiz seçmenine kendisini olumsuz davranış ile tanıtmış oldu. 2022 yılı bütçesi görüşülürken, yumrukçu AKP’li Zafer Işık’ın İYİ partili Hüseyin Örs’ü yoğun bakımlık edecek şekilde kaba kuvvet uygulaması da çok vahim bir durumdur. Cephede olsa Düşmana karşı o kadar intikam duygusu ile hücum etmezler, ayrıca birçok vekil mahdumları askere gitmek yerine çürük raporu aldıkları için cepheye gitme imkanından da mahrumlardır. Meclisteki çalışmalarda kim hangi soruyu sorarsa muhatap cevap vermek zorunda. Bu soru ve cevaplar medenice sorulmalı, medenice cevaplandırılmalıdır. Aksi takdirde geçmişteki gayri insani görüntülere muhatap oluruz ve çocuklarımızı şiddet içerikli sahnelerden korumak zorunda kalırız.
Parti ayrımı yapmaksızın TBMM’deki oturumlarda seçilmişlerin bir birlerine nezaket dışı konuşmalarını, ağza alınmayacak cümlelerle hakaret etmelerini, görüşülmesi gereken konuların dışına çıkmalarını, inançların, mezheplerin aşağılanmasını ve hanımların olduğu ortamda terbiye sınırlarını aşmalarını içime sindiremiyorum. Önümüzdeki yıl harcamak üzere uhdelerine sunulan paranın yeterli veya yetersiz olup olmadığını konuşmak yerine, önümüzdeki yıl yapılacak yatırımların faydası ve önemini konuşmak yerine çocuksu sataşmaları dinlemek istemiyorum. Adayların yerelde çok iyi tahlil edilerek, konunun içeriğine uymayan, bilimsellikten, nezaketten, insana saygıdan ve ahlaktan bihaber konuşma yapan vekil taliplileri yüce Meclisin çatısı altına göndermeyelim.
Demem o ki sevgili dostlar Rüzgar eken Fırtına biçer, bu yaşananlar tesadüf değil, bir kaç gün içinde gelişmedi. Yıllardır kendi çapıma göre mücadele veriyorum. Okuyun, yazın, güzel düşünün, güzel yaşayın, Kamuyu talan etmeyin, kazancınız vergilendirilsin, geleceğimizi güzelleştirin ve çocuklara güzel bir Ülke bırakın, Halkın oyunu alarak Milleti temsil ediyorsunuz. Başta Sağlık olmak üzere Ekonomi, Tarım, emekli ve dar gelirlilerin sorunlarını çözme ve Eğitimde Dünya Ülkeleri ile rekabet edecek seviyeye gelmemiz için mesai harcayın. İnsanlara insan olmanın ve insanca yaşamanın gerekleri yönünde mesaj verin beyler.
Faruk Ergan