Dünden devam ediyoruz:
24 Aralık 1963’de Kıbrıs Rum Lideri Makarios tarafından kurulan cinayet örgütü EOKA Tabib Tuğgeneral Nihat İlhan’ın evini basıp eşi ve üç çocuğunu banyoda vahşice öldürdüler.
Nihat İlhan cenazeleri kendi elleriyle yıkayıp defnetti.
Lefkoşa’nın Türk mahallerinde 39, Girne’de 7, Baf’da 49, Larnaka’da 21 ve Magusa’da 21 Türk daha Makarios’un cinayet örgütü tarafından katledildi.
Toplamda 364 Türk can vermişti.
Bitmedi, katliam üstüne katliam yaptılar EOKA çapulcuları.
Muratağa ve Sandallar Katliamı:
1 Eylül 1974 yılında bir çobanın toprak üzerinde fark ettiği bir el, ile bu iki köy halkının sonlarının ne olduğunu acı bir şekilde ortaya çıkardı.
XX. Yüzyılın eli kanlı canileri 15 Ağustos günü aralarında 1 yaşında çocukların da olduğu 88 Türk’ü vahşice öldürerek topluca bu vahşet çukuruna gömdüler.
Atlılar Köyü Katliamı:
Atlılar Köyü, Magosa’nın 15 km uzağında tam bir Türk Köy’üydü. Bir gün Rum caniler geldi 27 Türk’ü katletti. Buradaki toplu mezar 27 Ağustos 1974 tarihinde ortaya çıkarıldı.
15 Ağustos 1974 Tarihinde, bebekleri, çocukları, yaşlı, genç, kadın, erkek tam 57 masum Kıbrıslı Türk’ü kahpece kurşuna dizdiler.
Aynı cani Rumlar, daha sonra açtıkları çukura üst üste olmak üzere gömdüler ve üzerlerini de buldozerle kapattılar.
Mathiati Katliamı:
208 Kıbrıslı Türk’ün yaşadığı Lefkoşa’nın Mathiati Köyündeki vahşet akıllara durgunluk verecek cinstendi.
Buradan nereye geleceğim? Hafızalarınızı yoklayın şimdi.
Biz kimler için sokaklara döküldük, kimler için salya-sümük olduk, kimler için ağladık, sızladık bilin.
Onlar bizim için ne yaptılar, kimlerle bize karşı oldular bilin.
Dahası bütün bu olanları kimse kimseden unutmasını beklemesin çünkü din kardeşin bastığı hançerin acısı öyle kolay unutulacak cinsten değil.
İşte o Kıbrıslı soydaşlarımızın kan, gözyaşı içinde olduğu günlerde Filistin Lideri Yaser Arafat Kıbrıs’a geldi. Makarios ile kucaklaştı ve şöyle dedi:
“Filistin Halkı Kıbrıs Rumlarını ve haklı mücadelelerini desteklemektedir.”
Demedi mi?.
Bu sözler Türk milletinin yüreğine isli bir ocak taşı katılığında oturmuştu.
Ve Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın Uygur Türklerine soykırımı destekleyen demeci:
“Doğu Türkistan’da Çin haklıdır!..”
Ermenistan’a gidip uyduruk Ermeni soykırım anıtına çelenk koymadı mı?
“Mavi Vatan” mücadelesinde, Filistin ve Arap dünyası, Yunanistan’ın yanında oldu, her ne hikmetse ve bunu yumuşatmak için adını devlet politikası koydular.
Kimler?
İçimizdeki Türklüğünden utanan kanı bozuklar, ağzı büyükler. Allahın kendilerini yarattığı kavmi beğenmeyip Arap Milliyetçiliği yapmaktan gurur duyanlar.
Emperyalist Amerikan’ın uşağı, şamar oğlanı, İslam’ın başına İran gibi bela Suudi Arabistan’ı hatırlayın.
Girit’e Suud uçakları inmedi mi?
“Pilotlar sizden, uçaklar bizden” demediler mi?
Yalan mı? Yakın tarihte olmadı mı?
Hani aynı dine mensuptuk? Hani aynı peygamberin ümmetiydik? Hani Tarık Bin Ziyad, Selahattin Eyyubi gibi Arap komutanlarla Haçlılara karşı savaşmıştık?
Burnumuzun dibinde kanlımızla bu samimiyetin aslı ne?
“ Cumhuriyet Arap düşmanlığı üretti...” öyle mi?
Canım benim.