Bugün yine Türkiye’nin acıtan gerçekleri.
Faiz gerçeğine dair birkaç satır başı ve ülkemiz ile diğer ülkelerde bankaların verdiği faiz oranlarına dair rakamlar.
Malum Türkiye’de Nas var ve faizler düşecek denmişti bir dönem.
Ekonominin kitabını yazanlar öyle söylemiş, vatandaşta buna güvenerek geleceğe daha da umutla bakmaya başlamıştı.
Sonra birden ne oldu ise oldu.
U dönüşü ile Türkiye Nas’tan vazgeçti ve birden Ekonomik verilerin kötüye gittiği bahanesi ile yeniden faizlere yüklenmeye başladılar.
Bakın bu konuda dair ülke gerçekleri neler?
100 LİRALIK VERGİNİN 17 LİRASI FAİZE
CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, kendisine bir iktisatçı ve ekonomist.
Zaman zaman bu köşede yaptığı açıklamalarının satır aralarını siz değerli okurlarımız ile de paylaşıyor.
Değerlendirmelerine yer veriyorum.
Bakın bu da son değerlendirmesi.
Diyor ki Genç; “100 liralık verginin 17 lirasının faize gidiyor.”
Peki bunu neye dayanarak söylüyor?
Türkiye’nin borç rakamları ve son ekonomik verilene dayanarak.
Devam edelim.
Genç, 100 liralık verginin 17 lirasının faize gittiğini belirterek, “Eylül ayında Türkiye’nin borç stoku, sadece bir ayda 310 milyar lira artarak 8 trilyon 649 milyar liraya ulaştı.
Bu borçların faiz yükü ise 7 trilyon 395 milyar liraya çıkmış durumda!
Her 100 liralık verginin 17 lirası faize gidiyor.
Vatandaşlar, yanlış ekonomik politikalar ile yüksek enflasyon, daralan kredi hacmi ve sürekli artan fiyatlarla baş başa bırakmıştır” dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, iktidarın uyguladığı ekonomi politikaları ile ilgili yazılı açıklama yaptı.
Genç, her 100 liralık verginin 17 lirasının faize gittiğini belirtti.
Genç, iktidarın uyguladığı ekonomik politikaları ile vatandaşların yüksek enflasyon, daralan kredi hacmi ve sürekli artan fiyatlarla baş başa bırakıldığını ifade etti.
HÜKÜMET, YÜKSEK FAİZLE BORÇLANIYOR.
İş epey sarpa sarmış durumda.
Türkiye öyle bir sıkıntılı süreçten geçiyor ki, borç bulmakta bile zorlanıyoruz.
Şimdilerde İngiliz bankerlerin dolaylı yoldan yani Yahudilerin kucağına düşmüş durumdayız.
Borç stokunun 8,7 trilyona ulaştığını ifade eden Genç, “Eylül ayında Türkiye’nin borç stoku, sadece bir ayda 310 milyar lira artarak 8 trilyon 649 milyar liraya ulaştı.
Bu borçların faiz yükü ise 7 trilyon 395 milyar liraya çıkmış durumda! Hükümet, her yıl daha yüksek faizlerle borçlanıyor.
Bugün her 100 liralık verginin 17 lirası faize gidiyor.
AKP’nin ekonomi yönetimindeki çöküşü, halkın omuzlarına yüklenen bu devasa borç yükü ile gözler önüne seriliyor” değerlendirmesini yaptı.
‘İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE
KULLANIMI % 75,2’YE GERİLEDİ’
Genç, yılın son çeyreğinde ekonomik daralmanın daha da derinleşmesinin beklendiğini belirterek, “İmalat sanayinde kapasite kullanım oranı ekim ayında yüzde 75,2’ye geriledi.
Bu oran, ekonomimizin ne denli kırılgan bir durumda olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Yılın son çeyreğinde ekonomik daralmanın daha da derinleşmesi beklenirken, hükümetin üretimi ve yatırımları teşvik etmek yerine kısa vadeli çözümlerle durumu idare etmeye çalışması kabul edilemez.
Bu politika, yalnızca ekonomiyi değil, ülkemizin geleceğini de riske atmaktadır” dedi.
‘BATIK KREDİLER 761 MİLYON
ARTARAK, 266 MİLYARA YÜKSELDİ’
Bankalardaki batık kredilerin arttığını hatırlatan Genç, “AKP’nin yıllardır uyguladığı yanlış ekonomik politikalar, halkı yüksek enflasyon, daralan kredi hacmi ve sürekli artan fiyatlarla baş başa bırakmıştır. Vatandaşlar, geçim sıkıntısı içinde borç batağına sürüklenmiş durumda. Ekim ayı itibariyle bankalardaki batık krediler 761 milyon artarak 266 milyara yükseldi. Bankaların batık kredi oranlarındaki artış, ekonomideki çöküşün en somut göstergelerinden biri.
Bu durum, hükümetin ekonomi yönetimindeki başarısızlığını net bir şekilde ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.
‘AKP,ELİ İLE HALKIN VERGİLERİ,
YANDAŞLARA KAYNAK OLUYOR…’
Türkiye’nin yüzde 50 faiz oranı ile dünyada en yüksek faizle borçlanan ülkelerden biri haline geldiğini belirten Genç, “Toplanan vergiler, halkın refahını artırmak yerine, popülist harcamalar ve müteahhitlerin cebine gitmektedir.Türkiye, yüzde 50’ye varan faiz oranlarıyla dünyada en yüksek faizle borçlanan ülkelerden biri haline gelmiştir. Bu tablo, ekonomimizin nasıl iflas noktasına getirildiğini, halkın çıkarlarının nasıl göz ardı edildiğini açıkça ortaya koyuyor. AKP, halkın emeğiyle kazanılan vergileri, yandaşlarına kaynak aktarma aracı olarak kullanıyor.
Artık apaçık ortada, AKP hükümeti ekonomi yönetiminde sınıfta kalmıştır.
Türkiye’nin kalkınması ve halkın refahı için sürdürülebilir ve uzun vadeli ekonomik politikalara acilen ihtiyaç vardır. Kaynakları doğru ve verimli kullanan, halkın ihtiyaçlarına öncelik veren, spekülasyona ve popülizme dayanmayan bir yönetim anlayışı şarttır. Türkiye, ancak bu şekilde ekonomik refahı yeniden sağlayabilir ve halkın çıkarlarını koruyabilir.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, halkın çıkarlarını koruyan, şeffaf ve sürdürülebilir ekonomik politikalarla Türkiye’yi hak ettiği refah seviyesine taşımaya kararlıyız. Ülkemizin ekonomik bağımsızlığını geri kazanmak ve her vatandaşın hak ettiği adil bir yaşam standardını sağlamak için mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.
BUNLARDAN BAHSEDEN VAR MI?
Bakın bu daha da acı bir rakam.
Hiç duyuyor musunuz?
Ya da duysanız bire umurunuzda mı?
İşte size bir acı gerçek daha.
Türkiye'nin, Ocak-Eylül 2024 döneminde ödediği faiz gideri: 912.686.000.000 TL
Bir saniyede ödenen faiz gideri: 38.552 TL
İki asgari ücretten bile fazla.
Ne yazık ki öde öde bitmiyor.
Bu kafa ile de bitecek gibi de görünmüyor.
Zaten bileride bitsin istemiyor…
NAS EKONOMİSİ…
İşte bu da Nas ekonomisinin sonucu.
13 Eylül 2018’de Faiz % 24
Dünya’da faiz oranları sıralamasında Türkiye 2. Sırada.
Buyurun bakın bakalım, dünya da ve bizde faiz oranları nasıl?
Merkez Bankaları güncel faiz oranları.
Türkiye % 50, Rusya % 16, Ukrayna % 14,5, Amerika % 5,5, İngiltere % 5,2, Kanada % 5, İsrail % 4,5, İsveç % 4, Bulgaristan % 3,8 ve Çin % 3,5
Çok şükür şampiyonluk bizde…
Nasıl iyimi siniz?
Dolmuş seferi gibi sürekli birileri indi bindiden kazanıyor.
Döviz olmazsa faiz, faiz olmazsa, tahvil o da olmazsa, Petrol-Doğalgaz, Kur korumalı mevduat, Asgari ücret ve daha neler neler!...
Sihirbazlık gibi.
Her gün yeni bir numara.
Daha siz “Cambaza bak!”maya devam ederken, bir bakmışsınız cüzdan boş…
Mangırlar uçmuş gitmiş…
İşte size duymadığınız bir acı gerçek daha.
Sözde faize karşı olan, "Nas ortada" diye vaaz verenler, 2025’te devletin kasasından 1 trilyon 950 milyar TL faiz ödemesi yapacak.
Durun daha bitmedi.
Daha da acısı bu; Bir aralar epey önceleri bir günde, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ödediği faiz,277 milyon 610 bin Türk lirası idi.
Şimdiler de mi?!...
Hesap makineleri bile hesaplayamıyor artık…
Ne demişlerdi?
“Fakir-fukara-guraba ezilmeyecek.
Yoksulluk bitecek Türkiye’de!...”
Bu devran böyle dönmeye devam ederse zengin daha zengin, fakir fukara yakında ekmek bulamayacak.
Haberiniz olsun…