İlber Ortaylı diyor ki;
"Türklere karşı tez geliştirmek için arşive giren kaçıncı ecnebi, Türk taraftarı oldu.
Onlar anladı, bizdekiler anlamıyor.
Çünkü hakikati görmüyorlar.
Çünkü okumuyorlar."
Türkiye’de temel mesele bu.
Türkiye’de insanlar Türk’e düşman yetiş(tiril)iyorlar.
Türkiye Cumhuriyetinin kurucu cumhurbaşkanı mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e düşmanlar.
Düşünebiliyor musunuz?
Sizi bataklıktan kurtaran, sizlere bu vatanı, milleti, toprağı veren, huzur-barış içinde modern Türkiye Cumhuriyetinin temellerini atan insana beslenen gözü dönmüş bir düşmanlık!...
PLANLI… PROJELİ…
İlk olarak sınırlardaki mayınların temizlenmesi ile başlamıştı bu harekat.
Hatırlayan var mı?
Bundan 17 yıl önce idi.
AK Parti iktidarının ilk yılları.
1999 yılında uluslararası bir anlaşma (Ottawa) ile oluşturulmuş bir projeye Türkiye de 2003 yılında imzasını attı ve 2004 yılında yürürlüğe koydu.
Sınırlardaki mayınların temizlenmesi.
2009 yılında sınırlardaki mayınların meclis kararı ile temizlenmesi ve bugün Türkiye'nin dünyadaki mültecilerin 4'te birine ev sahipliği yapması...
Akıllara zarar bir durum değil de nedir?
Bu konu ile ilgili olarak 24 Haz 2022 tarihinde Cengiz Özakıncı @cengizozakinci “Sınırlardaki mayınların temizlenmesi, Türkiye dahil bölge devletlerini ortadan kaldırmak üzere bölge ülkelerini parçalamaya yönelik Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi'nin gereğidir” diyor.
Gelinen nokta itibarı ile Türkiye sınırları kevgire dönmüş, sığınmacıların adete panayırı olmuş, Avrupa Birliğinin Arapları almamak adına parasal destek ile tamponlaştırdığı karma-kırma bir ırka doğru yelken açan bir ülke konumuna getirilmiş.
Evet... Öyle değil mi?
DİKKATİNİZİ ÇEKİYOR MU?
Halkı yoksullaştırma, kimlik, mezhep kargaşası, ayrıştırma, kutuplaştırma, sınırlardaki mayınların temizlenmesi, mülteci akını, terörün yeniden canlanması ile gidilmekte olan seçim ve buna bağlı kullanılan ayrıştırıcı, bölücü, ötekileştirici dil…
Hepsi adım adım ilerliyor.
mesela sınırlardaki mayınların temizlenmesi ve bir anda patlayan kaçak göç ve sığınmacı, hızla kolaylaştırılan konut alımı karşılığı vatandaşlık....
Tüm bunlar Türkiye'nin Ortadoğulaştırılma projesinin süregelen politikalarının devamı değilse nedir acaba?
GÖRMÜYOR MUYUZ?
İşte asıl beka meselesi burada yatıyor…
Sınırlardaki mayınların temizlenmesi ile ülke mülteci çöplüğüne dönerek işgal edildi.
Şimdi de İran sınırı temizleniyor.
Afganistan ve Pakistanlılar daha kolay geçiş yapacak ve İran’da milyonlarca mülteci var.
Onların da eliyle ülkeye sokulmasıyla gizli bir işgal sözüm ona din kardeşliği kisvesi altında tamamlanacak.
Tıg In diyor ki; 128 milyar dolar + tank palet fabrikası + G20’den düşmemiz + AB’den uzaklaşmamız + mülteci sorunu + sınırlardaki mayınların temizlenmesi + ülkedeki Suriyeli ve Afgan çeteler + kadına şiddet + adalet sisteminin rezilliği + ekonominin rezilliği + döviz kurları ile gelinen noktanın sonuçları hepimiz için ağır olacak.
Hem de çok ağır…
Arap baharı öncesi sınırlardaki mayınların temizlenmesi.
AB uyum yasaları kapsamında yerli tohum yasaklanması.
Her şeyin dolara endeksli olmasına rağmen ısrarla faiz indirimi.
İhalelerin yandaşlara peşkeş çekilmesi ve torpil.
SENARYO KİME VE NEYE BAĞLI…
Durduk yere olmuyor bu.
10 Bin Km öteden birileri yazıyor-çiziyor-yönetiyor ve kendilerine uygun aktörleri, figüranları sahneye sürüyorlar.
Yanı başımızdaki Avrupalı da körüklüyor sürekli olarak içeriden ve dışarıdan.
Maddi ve manevi tam destek veriliyor bölünme ve yeni bir Orta Doğu projesi, hatta bu projenin arkasındaki büyük İsrail için…
Sınırlardaki mayınların temizlenmesi, ülkeye doldurulan ne olduğu belli olmayan insanlar ve şimdi oluşturulan Türk düşmanlığı…
Adım adım nereye gidiyor bu ülke?
Seçim sonuçlarına mı bağlı senaryonun finali.
Yoksa değiştirilecek mi mutlu-mutsuz son bölümü...
DAMARLARINDAKİ ASİL KAN…
Cumhuriyetimizin temel ilkelerine yeniden geri dönmek için Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bize emanet olarak bıraktığı Cumhuriyetimizi sağlam temeller üzerinde, huzurlu yarınlara ulaştırabilmek için Türk gençliğinin damarlarındaki asil kan ile fabrika ayarlarına dönmesi ve vatanını, milletini, bayrağını, toprağını sahiplenmesi gerekiyor…
NEDEN Mİ DÜNYA LİDERİ?
Atatürk'ün, 1923 tarihinde Amerikalı gazeteci Marcosson'a verdiği röportajda söylediği sözlerin bir bölümü:
“Bir gün, cihan harbinden sonra Ortadoğu’da kurulan suni devletlerin halkları ayaklanacaktır.
O gün geldiğinde, yeni kurduğumuz cumhuriyetimizin yöneticileri, bu halkların değil emperyalist güçlerin yanında yer alırsa aynı akıbete kendileri uğrayacaktır ve Kurtuluş Savaşı’nda yedi düvele haddini bildiren Türk halkı onların da hakkından gelecektir…”
Atatürk’ün 1923 yılında ‘The Saturday Evening Post’ dergisinin yazarı Isaac F. Marcosson’a verdiği röportajda Ortadoğu’da kurulan suni devletlerin halklarının geleceğine ilişkin söylediği sözler bunun bir örneği.
100 Yıllık büyük öngörü…