Ne kadar acı değil mi?
Milli bir zaferi bile gölgelemek, perdelemek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Bu kadar mı acziyet olur acaba?
Türk milleti olarak bir araya gelmemizi istemiyorlar.
Sevinçlerimizi kocaman bir aile ortamında kızlı-erkekli hep bir arada kutlayıp, kederli günlerimizde de kenetlenip acımızı hafifletmemizi bile istemiyorlar.
Bizleri en iyi günümüzde sırtımızdan vurmayı, en kötü günümüzde de yalnız bırakmayı hedefliyorlar.
Türk kimliğinden gocunuyorlar.
Türk’e ve Türklüğe karşılar.
Geldiğimiz noktaya bakar mısınız?
“Keşke Yunan galip gelse idi. Hatay Fransızlarda kalsaydı. Sırplar galip gelse keşke!”…
Ve… Daha niceleri ama yakında bunların on misli dillendirilmeye başlanacaktır bu hızla….
Artık bunu alenen dillendirmekten gocunmadıkları gibi Türkiye’de, Türkiye Cumhuriyetinin bütün nimetlerini sonuna kadar kullanıp, vatandaşın ödediği vergilerle devletten maaş alıp, bu ülkeye ve insanına küfür etmekten bile imtina etmiyorlar.
KIZLARI YAZMAZSAK OLMAZDI…
Daha önce Milletler liginde elde ettikleri büyük başarıyı bu sütunlarda tam sayfa olarak vermiştim.
Son Avrupa şampiyonluğu sanırım bu başarıyı taçlandırdı.
Hedefte şimdi olimpiyatlar var.
Adlarını tek tek yazmaya gerek yok, sanırım herkes çoktan ezberledi bile.
Yeni nesilde yaşayacak hepsinin adları, ölümsüzleşecekler.
Nasıl okursanız okuyun bu gerçekten bir destan ve Filenin Sultanları da tarih yazmaya devam ediyor.
İster “Atatürk’ün kızları” deyin, ister “100. Yılda Türk kadınının başarısı” nasıl görmek istiyor ve ne şekilde yorumluyorsanız yorumlayın kızlarımızın Türkiye’yi tam yerinde ve zamanında sokağa döktükleri bir gerçek.
Aslında bu başarıyı kucaklayıp, sevinçlerini herkesle paylaşanlar kadar “Karaları bağlayıp yas tutanlar” da çok bu memlekette.
Bu kadar mı olabilir bir milli başarının gölgelenmesi için yapılanlar.
Türkiye’de kendisini Türk gibi hissetmeyenlerle bu saatten sonra mücadele için “İçimizdeki İrlandalılar” dan başka “İçimizdeki Sırplar” da dememiz gerekiyor maalesef.
Ne acı değil mi?
Milli takımla gurur duymayan, onun başarısını bile gölgelemek için elinden geleni yapan, ağzına geleni sayıp döken, yaptığı paylaşımlarla aczini ortaya koyanlar.
Zavallılar…
Böylesine büyük bir başarı, ardı ardına gelen uzun bir seri ve önce İtalya ve ardından Sırbistan galibiyetleri ile final yapan ralli’de hepsi ile gurur duyduk kızlarımızın.
Sonsuz teşekkürler…
BU KADAR GADDAR OLMAYIN!
Kendinizle ilgili açmazları biliyor musunuz?
İnsanları yargılamak ne kadar kolay.
Ya sizler?
Hayatının bütününün sadece dine indirgeyerek bütün diğer dinamiklerini yok saymak!
İnsanların bir bütün içindeki yaşantılarında acılarını, kederlerini, sevinçlerini, duygularını hiçe saymak…
ALINAN HER SAYI, VURULAN HER SMAÇ…
Aslında alınan her sayı Altın değerinde idi.
Vurulan smaçlara ne demeli?
Suratlarına suratlarına indi adeta.
Kahırlarından ölmemek için direndiler.
Yer gök Türkiye, Türkiye diye inledikçe Avrupa sokakları dahil yerin dibine girdiler.
Çağdaşlıktan korkuyorlar.
Medeniyetten köşe bucak kaçıyorlar.
Modern Türk insanından, hele hele de Atatürk’ün kızlarından ödleri patlıyor adeta.
Modern, Çağdaş Türk kadınını karalamak için ellerinde ne kadar kara varsa çalmak için 7x24 görev başındalar.
Artık sosyal medyadan tutunda, cami minberlerine kadar her yerde, her şartta Atatürk ve Çağdaş Türk kadını onlar için hedef tahtası durumunda.
Tabuta son çiviyi çakmak için son bir gayretleri var ama…
Türk kadının suratlarına aşk ettiği o medeniyet tokadı, o ulu önderin mesajı bir kez daha onları ters köşe yapmaya yetti de arttı bile…
HABERİNİZ VAR MI?
Bu kadar kolay mı acaba?
Bilmediğiniz tanımadığımız insanları karalamak.
Onlara karalar çalmak, arkalarından konuşmak, kulis yapmak, sanal alemde kimliğiniz açık ya da gizli olmadık galiz küfürler sarf etmek.
Hele hele de erkek olarak doğduğunuz bir alemde bu kadar bayağılaşmak…
Sizin çoluğunuz, çocuğunuz ne yapıyor?
Ne yiyor, ne içiyor, kimlerle geziyor?
Nerede oturup, nerede kalkıyor?
Kimle ne pazarlıklar yapıyor, parasını nereden kazanıyor?
Helali, haramı sadece sizin anlattığınız gibi mi biliyor, yoksa Dünya gerçeklerine mi göre, kafasına göre mi yaşıyor?
Bunlardan haberiniz var mı?
Elin çocuklarına bu kadar iftiraların vebalinden nasıl kurtulacaksınız acaba?
BAŞKA ROLLER ÜSTLENMEYİN!
Kamuya açık alanlarda her yaptığı ayan beyan ortada olan, üstüne üstlük milli forma giyen insanlara karşı bu kadar gaddar olmaya hakkınız var mı?
Yüce yaratıcı bile insanları ölümünden sonra yargılarken, siz hangi hakla ve sıfatla insanları bu Dünya’da yargılama hakkını kendiniz de görebiliyorsunuz?
Yarı tanrıcılık oynamaktan, kitleleri galeyana getirmekten vazgeçin artık.
“Çamur at, izi kalsın” felsefesini unutun.
Çamur attığınız zaman sizin de eliniz çamur oluyor.
Beyniniz zaten örümceklerle dolu.
Sizlerde bu kızlar kadar yürek var mı?
Acaba bunu çok merak ediyorum…
VUR, KIR, PARÇALA… MALI GÖTÜR…
Her türlü ayrımcılık var bunlarda.
Dinsel ayrımcılıktan tutunda, etnik, cinsel ne kadar aklınıza kategori geliyorsa işleri güçleri ayrımcılık yapmak.
İnsanları kamplara bölmek.
İnsanları bu ayrımcılıklar sayesinde birbirine kırdırmak.
Ve... Geri planda da bunları sürekli körükleyerek malı götürmek...
Zira başka geçim kaynakları yok.
Ne bir fabrika, ne bir işyeri.
Ne bir istihdam yarattıkları yer var.
Sadece din tüccarlığı ve insanlara öğretmeleri gereken sevgi dili yerine tam tersi nefret dili ile kitleleri kamplara bölme sanatı.
Başka bir becerileri de niyetleri de yok.
MİLLİ SEVİNÇLERDE BİLE…
Ne kadar acı bir tablo ile karşı karşıyayız.
Bir kısmımız yüzünü batıya dönerken, öteki kısmımız ise tam gaz doğuya dönmüş durumda.
Batılı olmak dini inançlarımızı unutmak, ya da yok saymak anlamına gelmiyor aslında.
Ama Doğulu olmak her şeye karşı olmak anlamı taşıyor nerede ise...
Ve… Bizi bölmek, parçalamak isteyenlerin her zaman olduğu gibi yine ve yeniden oyununa geliyoruz.
Böylesine milli sevinçlerimizi bile doyasıya yaşayamıyor, birbirimize kin ve nefret kusmaktan nerede ise bıçak çekmekten bile geri durmuyoruz.
Filenin Sultanlarına böylesine kritik bir süreçte özellikle de çağdaş Türk kadınını başarı ile temsil ettikleri ve kitleleri uyandırdıkları için sonsuz teşekkürler.
Yeni nesil sizinle beraber Atatürk’ün yolunda yürümeye ve daha da yücelmeye devam edecektir.