Bugün size depreme dair üç önemli görüş sunacağım.
İlk ikisi bizden.
Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ve Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen’den.
Üçüncüsü ise Japon Yüksek Mimar ve Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki’den.
“Devletimizin verdiği bilgi dışındaki hiçbir bilgi doğru değil” diyen Vali Gökmen Çiçek, AFAD İl Müdürlüğü’nde basın toplantısı düzenledi.
Şehirde meydana gelen depremleri hatırlatan Vali Çiçek, sosyal medya üzerinden halkı paniğe ve korkuya sevk eden paylaşımların olduğunu ve bu paylaşımların takipçisi olacaklarını kaydetti.
“5.5 ÜZERİNDE BEKLEMİYORUZ”
Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, “İlimizde 4.7, 4.4 ve 4.3 olmak üzere 3 deprem meydana gelmiş ve bu depremde herhangi bir mal ve can kaybı yaşanmamıştır. Bu depremlerden sonra özellikle kamuoyunda “Acaba yeni bir deprem mi olacak” veya bir takım sosyal medya paylaşımlarında “Kayseri’de yeni bir deprem beklentisi var” gibi bir algı oluşturulmaya belli hesaplar tarafından çalışıldığı görülmüştür.
Bizler bilimsel verilere göre hareket etmek ve devletimizin verilerine, bilgilerine inanmak durumundayız. Bu konuyla ilgili özellikle deprem olan Saraycık, İncesu, Karpuzsekisi ve Hacılar bölgesi zaten bizim beklediğimiz ve 5.5 üzerinde deprem üretmesini beklemediğimiz ve aslında olan depremlerin enerjinin azaldığı, olumsuz olarak değerlendirilmeyen, daha büyük olabilecek depremlerin önüne geçebilecek enerji boşalması depremler. Biz deprem olan bölgede 5.5 üzerinde deprem beklemiyoruz. Özellikle bu konuda uzman arkadaşlarımızın, hocalarımızın bize verdiği bilgiler bu yönde.” dedi.
Hasar tespit çalışmasının yüzde 57’sinin tamamlandığını ve geri kalanının da 1 hafta içerisinde bitirileceğini kaydeden Vali Çiçek, Kayseri’nin belli bölgelerinin afet bölgesi ilan edilmesi için talepte bulunulduğuna dikkat çekerek “Yapılan çalışmalarda ihbarların yüzde 57’sinin tespitler yapıldı. Yapılan tespitlerde 660 ağır hasarlı yapı karşımıza çıktı. 62 orta hasarlı ve 3 bin 200 de hasarsız yapı var. Bahsettiğim yüzde 57’den sonraki rakamın 1 hafta içerisinde tamamı bakılmış olacak. Bütün ekiplerimiz alanda ve görevlerinin başında. Bizi şuan paniğe ve korkuya sevk edecek bir durum yok. Biz deprem öncesinde de okulları boşaltmıştık. Biz aslında deprem öncesinde depreme dayanıklı olup olmadığını kontrol etmiştik. Bizi eleştirenlerde olmuştu. Diğer 6 okulla ilgili de hazırlık yapıyorduk. Biz aslında sadece bu okullarımızla ilgili değil bütün okullarımızla ilgili deprem analizini yapmak için çalışma başlatmıştık. Geldiğimiz nokta itibariyle bizim bütün okullarımız tekrardan bir analiz içerisinden geçirilecek” dedi.
ERCİYES PATLAMAYACAK
Depremler ve Erciyes’e dair söylentilere cevap ise Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen’den geldi.
Evsen, Erciyes’in zirvesindeki deprem nedeniyle kayaçların yer değiştirdiği yada şeklinin değiştiği yönünde iddialara ilişkin, “Volkanik bir dağın patlayabilmesi için sadece depremlerin olması gerekmiyor. O bölgede tektonik bir aktivitenin olması gerekiyor” şeklinde konuya açıklık getirdi.
“Depremden sonra Erciyes’te kayaçların yer değiştirdiği ve patlayacağı” yönündeki paylaşımlara yönelik Evsen, “Erciyes’in zirvesiyle ilgili kayaçların yer değiştirdiği yada şeklinin değiştiği yönünde iddialar var. Depremle doğrudan ilişkilendirmek zor.
O bölgede tektonik bir aktivitenin olması gerekiyor.
Bölgenin ısınması gerekir.
Hava şartlarında bir değişikliğin olması lazım.
Erciyes’in üzerindeki kar örtüsünün hava sıcaklığından ve magmatik faaliyetlerden erimesi lazım. Eğer Erciyes’te muhtemel bir patlama olabilecekse orada gaz çıkışlarının olması lazım. Üstelik bu gaz çıkışlarının içerisinde zehirli gazlarında olması gerekiyor ve bunlara bağlı olarak kuş gibi canlı ölümlerinin olması gerekiyor. Bunun dışında oradaki bacanın kapanmasından dolayı eğer aşağından yeni bir magmatik malzeme gelebilecekse bunun o bölgedeki alanda hacimsel büyümelerini gerçekleştirmiş olması gerekir” ifadelerini kullandı.
Erciyes’in patlaması için gerekli şartların oluşmadığını belirten Evsen, “Vatandaşların Erciyes’in patlamasıyla ilgili herhangi bir endişeye kapılmasına gerek yok. Erciyes’in patlamasını gerektirecek şartlar henüz gerçekleşmiş değil. Erciyes aktif bir volkanik dağdır. Ancak uykuda olan aktif bir volkanik dağ. Son 10 bin yıl içerisinde bir kere harekete geçmiş olan volkanik patlamalara biz aktif diyoruz ama uykuda. İnsanlarımızın korkmaması gerekir. Patlamadan önce makro gözlemlerin ortaya çıkması gerekir ama şuanda makro ve mikro gözlem anlamında ortaya çıkan bir husus yok. Kayseri ve civarında yaşayan insanların korkmasına, endişe etmesine ve evlerinden uzaklaşmalarına gerek yok” dedi.
KAYSERİ’DE BEKLENMİYOR…
Japon Mühendis Moriwaki Kayseri Ticaret Odası’nda konferans vererek vatandaşları rahatlatırken “Vatandaş panik yapmasın” dedi.
“Deprem Gerçeği Türkiye ile Japonya” konulu seminerde İnegöl halkıyla buluşan Japon Yüksek Mimar ve Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki, insanların sürekli ne zaman ve nerede, kaç şiddetinde deprem olacağını sorduklarını hatırlatarak; “Ne zaman deprem oluyor? Ne kadar veya nerede değil. Ne yapmalıyız? Bir gün deprem olacak bu belli. Bunu Japonya kabul etti, Türkiye’de kabul etmeli” dedi.
Japon Yüksek Mimar ve Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki, Kayseri’de şiddetli deprem beklemediklerini söyleyerek, “Kayseri halkı sakin olsun, panik yapmasın” dedi.
Kayseri’de şiddetli depremlerin olmayacağını söyleyen Moriwaki, “Kayseri’deki insanlar rahat olabilir. Bana göre Kayseri’de çok büyük deprem beklenmiyor ancak geçtiğimiz gün yaşanan depremler gibi olabilir. “ şeklinde tespitte bulundu.
Türkiye’de 81 ilin 52’sinin 1. Derece deprem bölgesi olduğunu ifade eden Moriwaki, “Türkiye’de Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu fay hattı var. Doğu Anadolu Fay Hattında uzun süredir deprem yoktu. Türkiye aynı Japonya gibi deprem ülkesi ama Japonya gibi çok fazla deprem yok. Büyük deprem Türkiye’de 1939 Erzincan 7,9 olarak yaşandı. Japonya’da 2011 yılında 9,1 deprem yaşandı. 8 ve 9 derecelerindeki depremlere baktığımızda rakamsal olarak bir kat sayı ancak güç olarak bakıldığında 32 kat daha fark olduğunu görüyoruz. Dünya’da en büyük deprem Şili’de oldu 9,5 büyüklüğünde. 10 şiddetine kadar da olabilir diye öngörülüyor. Ancak çok düşük ihtimal” şeklinde konuştu.
"SAYI AZ, HAYATINI KAYBEDEN FAZLA"
Moriwaki, “Türkiye ve Japonya’nın deprem verilerine göre Dünyanın en büyük depremi 9,5. Deprem sayılarına bakarsak; Türkiye 6’ncı, Japonya 4’üncü sırada. Ama Türkiye metrekare olarak Japonya’dan 2 kat büyük. Metrekare olarak bakacak olursak Japonya 6’ncı, Türkiye 17’nci sırada. Yani Türkiye deprem ülkesi ama çok fazla deprem olmuyor, 17’nci sırada. Bu verilere rağmen, Türkiye depremde hayatını kaybeden insan sayısında 3’üncü sırada. Japonya ise 7’nci sırada. Kahramanmaraş verileri burada yok. Onu da eklersek daha yüksek olabilir. Japonya’da depremden ziyade tsunamiden dolayı can kayıpları oluyor. Şili’de 9,5 büyüklüğünde deprem oldu, Japonya’da deprem olmadı ama 23 saat sonra tsunami geldi. Türkiye deprem ülkesi, deprem sayısı fazla değil ama maalesef ölü sayısı fazla. Onun için mimar, mühendis, siyaset bunu çözmeye çalışmalı.” Önerisinde bulundu.
AYNI NOKTADAYIM…
Bundan sonrası size-bize kalıyor.
Nasıl inanmak veya yaşamak isterseniz hepsi size kalıyor.
Türkiye bir deprem ülkesi ve bu gerçekle öyle ya da böyle yine ve yeniden yüzleştik.
Bir önceki bu konu ile ilgili yazımda “Türkiye’nin kalıcı deprem politikaları olmalı ve gelip geçen siyasilere göre değil de Devletin kendi kalıcı Deprem Politikaları olmalı!” demiştim.
Yine aynı noktadayım.