Dünkü yazımda, Hürriyet Mahallesinde bir ANA’nın feryatlarını anlatmış ve onun üzerine düşüncelerimi yazmıştım.
Yazım üzerine birçok olumlu yönde tepkiler aldım tanıyan, telefonumdan arayan eş dost ve arkadaşlardan.
Ayrıca sosyal medya hesabından mesajla düşüncelerini yazanlar da oldu.
Bunlar birini size vermek istiyorum.
Çünkü çok içten bir mesaj olduğuna inanıyorum, dediğini yapabilecek birisi.
Şöyle yazmış…
“Selamünaleyküm İbrahim abi… Yazını okudum fakat Kayseri’de ne aç ne de açık var. Varsa vebali boynumuza…
Telefonumu ver tv çeken arkadaşlara elimizden ne gelirse yardım yapalım bu sene zenginlerinin zekâtı ona katladı.”
Gerçekten samimi ve yürekten gelen olduğuna inandığım bir mesaj olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim ve doru talep olduğuna da inancım sonsuz.
Mesajını okuduktan sonra aradım ve 29 dakika ki saniyesi de var, konuştuk kendisi ile.
Konunun yardım konusu olmadığını anlattım.
Kayserili, hayrına birçok okul, birçok cami, üniversitede bölüm binaları, vakıf üniversiteleri kurmuş, Kayseri’ye gelen öğrencilerin barınmaları için vakfı (Tarikat-cemaat vakfı değil) yurtları kurmuştur.
Nerde öksüz kız, nerede fakir fukara evlenecek genç varsa hepsini evlendirmiştir.
Mahallesinde kimseyi aç ve açıkta bırakmamıştır.
Bu davranış, Kayserilinin hamurunda zaten var…
Ancak O evlatlarının ANASININ feryadı, bu değil.
O’nun feryadı, devletin duyarsızlığına…
O’nun feryadı, sosyal devlet anlayışını bir kenara bırakanlara…
O’nun feryadı Kayseriliye olmaz, olamazdı zaten.
Çünkü o ANA, mahallesinde belki de yardım almaya yüzü kalmamıştır, isyanı o nedenle devlete zaten.
Eğer belediyenin kapısından içeri alınmıyorsa, orada bir devlet sıkıntısı vardır.
Eğer belediyeler yoksullara gerektiği gibi yardım yapmıyorlarsa, orada bir yönetim zafiyeti vardır…
Ya da belediyeler bizden-sizden ayrımı yapıyorlar ise, çok büyük günah işliyorlar.
XXX
İşte biz, bu olumsuzluklarla mücadele edilmesini istiyoruz.
Bu yanlışlıkları düzeltecek yönetimlerden yana tavır koymak istiyoruz.
Bırakın Kayseri’yi bir kenara, Kayserili fukarasını sokakta bırakmaz, açta bırakmaz.
Peki, ülkenin tamamında olay bu mu?
Hiç sanmıyorum…
XXX
Kayseri’nin bir özelliği daha…
Kayseri, emekli işçi memleketi…
Çalışmak üzere yıllar önce Kayseri’ye gelmiş, yerleşmiş, emekli olmuş insanların memleketi.
Bir başka deyişle Kayseri, göç alan şehirlerin başında gelen bir il…
Dönebilen belki memleketine döndü ama çoğu halen emekli olarak Kayseri’de ikamet ediyor.
Ne gariptir ki oy çokluğu da onlarda…