II. Dünya Savaşı, 1939'dan 1945'e kadar süren küresel savaş.
Savaşa dönemin büyük güçleri ve dünya ülkelerinin büyük çoğunluğu katıldı, Müttefikler ve Mihver olmak üzere iki karşıt askerî ittifak kuruldu. 30'dan fazla ülkeden gelen 100 milyondan fazla personelin doğrudan katıldığı bu topyekûn savaşta, savaşın büyük tarafları tüm ekonomik, endüstriyel ve bilimsel kapasitelerini savaş için seferber ettiler.
70 ila 85 milyon ölümle sonuçlandı.
Savaşın önemli etaplarından biri, Japon İmparatorluk Deniz Kuvvetleri'nin 7 Aralık 1941 (Japonya saatiyle 8 Aralık 1941) sabahı Hawaii adalarının Oahu adasında bulunan Pasifik Filosu ve Pearl Harbor askerî üslerine karşı düzenlediği sürpriz saldırıdır.
Sonuçta, çok acı ve etkileri bugünlere kadar uzanan bir olay.
26 Temmuz 1945'te Müttefiklerin Potsdam Konferansı'ndan ve Japonya'nın bu şartlara göre teslim olmayı reddetmesinin ardından, ABD ilk atom bombalarını 6 Ağustos 1945'te Hiroşima'ya ve 9 Ağustos'ta Nagazaki'ye attı. Japon adalarının potansiyel bir istilası, ek atom bombası saldırıları olasılığı ve 9 Ağustos'ta Japonya'ya karşı Sovyetlerin savaşa girmesi ve Mançurya'yı istilasıyla karşı karşıya kalan Japonya, 15 Ağustos 1945'te teslim olmaya niyetini açıkladı ve Asya'da Müttefikler zafer elde etti.
XXX
Bu savaş, dünyada ikinci, en ölümlü savaşlardan biri idi ve bu savaşın içinde, uzun uğraşılara rağmen, İsmet Paşa’nın zeki ve dirayetli davranışı ile Türkiye olarak dışında kaldık…
Belki ülkem insanı sıkıntı çekti ama, çocukları babası, kadınları kocasız bırakmadı…
Tarih, bu vahim olaylar zinciri içinde Türkiye’nin İsmet Paşa’nın dış politikası sayesinde savaşa girmemesini, özel bir başlık açarak kaydetti.
XXX
Sanırsınız ki ABD ve Rusya, dünyanın iki süper gücü ünvanı adı altında, kendilerini “Dünyanın Jandarması” olarak görmeleri, zaman zaman bunların arasına askeri olarak güçlü bazı devletlerin katılması, ek olarak da bunların desteklediği ülkelerin katılımı ile dünya üzerinde insanlar bir türlü huzuru yakalayamıyorlar.
Günümüzde yine Ortadoğu'da başlayan huzursuzluk, can kayıpları, yine bu iki devletin başının altından çıkıyor.
Elbette başka unsurlar da var…
Yerinde duramayan, ideolojilerini silahları ile dayatmaya kalkan gurupların olduğunu da biliyoruz.
Ancak anlaşılması ve toplumun bir türlü anlamadığı şey şu…
Milletlerin vatandaşları bu çatışmaları istiyor mu?
Bana göre isteyen yok da o zaman soruyorum, bu çatışmaların sonucunda kimin çıkarı var?
Ülkesi yıkılıp dökülen sivil insan…
Evi barkı yıkılan sivil insan…
Çoluğu çocuğu ölen, sivil insan…
O zaman bu çatışmaların gerekçesi nedir?
Bir de şunu sorayım…
Bizim bu olaylar içinde durduğumuz yer neresidir?
Xxx
Tunellere girmem dedim ama, bu tunellerde çok şeyler var bildiğimiz.
DİPNOT: II. Dünya Savaşı ben doğmadan bir yıl evvel bitse de, sonuçlarını çocukluğumuzda bizler de çektik, gördük. Bilgilere gelince, Tarih’e meraklı olanlar, okuyup, araştırıp her zaman çeşitkli kaynaklardan öğrenebilirler…