Cennetin kapısı nasıl bir kapı ki, bir tek uygulama yapınca sonuna kadar açılıyor?
İman edip salih amel işleyenlere Cennetin kapıları açılır, kâfirlere, yani inanmayanlara ise Cehennem kapıları açılır.
Allah’ın varlığına tekliğine, tüm kâinatın yaratanın O olduğuna, her şeyin mutlak sahibi ve yaratıcısı olduğuna, Rahman ve Rahim olduğuna, “Ol” dediğinde her şeyin olacağına inananlara, cennetin kapısı ardına kadar açıktır.
Yarattıkların en mükemmel olduğunu vurgulayan İnsanlara ise, başlangıçta Cennetin kapısı ardına kadar açıktı…
Ancak insan, o kapıyı kendi davranışlar ve iradeleri ile her geçen gün biraz daha, biraz daha kapatarak, gün gelir kapının önüne vardıklarında görürler ki, kapı yüzlerine “Şak” diye kapanmış, mecburi istikamet olarak Cehennem yolu işaret edilmiştir.
Elbette bütün takdir, Allah’a aittir…
O’nun takdirine karışmak, kimsenin haddi de değildir.
Diğer yandan, kimsenin inancının ne olduğuna da karışmak işimiz değildir.
Kuran-ı Kerimde “Akit” hükümleri vardır, örneğin miras paylaşım ve nikâh işlemi gibi.
Bir de ibadete dönük işlemler vardır.
Elbette bu konuların da detayına girecek değilim, Kuran önünüzde, okuyup ona göre uygulama yapmanızı Allah size emrediyor zaten.
Ancak Yüce Allah, affedici olduğunu ifade ederken, sadece “Bana kul hakkıyla, yetim hakkıyla gelmeyin” buyurmuştur.
Onun dışında eğer “Af dilerseniz, affederim” buyurmaktadır.
Eğer birisi size; “Şöyle yaparsan, cennetin kapısı sana ardına kadar açılır” diyorsa, orada bir durup düşünmek gerekir.
Bu telkin, Kuran’ın ruhuna uygun mu?
Her türlü saçma sapan olan sözleri söyleyeceksin hatta davranışları göstereceksin, ardında biri dedi diye Cennetin kapısı sana sonuna kadar açılacak…
Öyle mi sanıyorsun?
Allah’a karşı ibadetinden kendin sorumlusun, o konu kimseyi ilgilendirmez ve af konusu da Allah’ın takdiridir.
Ancak toplum karşısında yapman gereken görevleri gereği ve layığı gibi, yani, “Nitelikleri, özü, hareketleri, davranışlarıyla bir şeyi elde etmeye hak kazanmış olan” gibi davranırsan…
Ahlaklı olursan…
Kendi çıkarlarından önce toplumun, fakirin, yetimin, hakkını gözetir de adaletli olursan, işte o zaman Cennete gidip gitmeyeceğinin de takdiri Yüce Allah’a aittir.
Hiç kimsenin, ama hiç kimsenin Allah’ın takdirini sorgulamaya hakkı yoktur, öyle bir görevi de yoktur.
XXX
Siz, Cennetin kapılarını ardına kadar açık olmasa da, kendinize sürekli açık tutulmasını istiyorsanız, Allah’ın sizlere olan uyarılarına dikkat edeceksiniz.
Sonra da oturup koyduğu kurala uygun olarak “Af” dileyeceksiniz ki, yan dönerek bir olsa, Cennetin kapısından, içeri süzülebilir, girebilesiniz.
Allah, her şeyi bilen, gören ve işitebilendir…
Unutmayın bunu ve öyle Cennetten kapısının da herkese ardına kadar açık olduğunu düşünme gafletine düşmeyin.