Bizim mahallede bir arkadaşımız (!) vardı, Âdem…
Bizden küçük müydü, yaşıt mıydık yoksa azıcık büyük müydü, orasını şimdi de bilmiyorum, o zaman da bilemedik bir türlü.
Hepimize tepeden bakar, bilmiş bilmiş konuşur, bi de ağzı bozuk ki, sormayın gitsin, bir küfür etmediği kalırdı. Küfüre de hiç birimiz izim vermezdik zaten, yok artık yani o kadar da değildi.
Ama konuşurdu…
Aklının erdiğine de konuşurdu ermediğine de.
Bir konu olur, balıklamasına üzerine atlar, başlar nutuk çekmeye.
Anlattıklarının aslında bir tek cümlesi bile doğru değildir.
Ama biliyor musunuz, bu arkadaş, çarşıda kendi başına bakkal dükkânı işletirdi.
Baba yok, ana yok, kardeşlerine bakmak için çalışmak zorundaydı ve onları geçindirmek için çalışıyordu.
Biz Âdem’i bu huylarından bir türlü vazgeçiremedik…
Sonunda bir gün duyduk ki Âdem hakkın rahmetine kavuşmuş.
Elbette arkasından kötü söz söyleyecek halimiz yok ama anıları, söylediği abuk sabuk sözleri, biz arkadaşları arasında tarih oldu, anılara yazıldı. Bundan sonra da O’nu andığımızda hep, sözleri ile anacağız.
XXX
BİRAZ DA DEDİKODU…
Haber kanallarında bir söz dolaşıp duruyor.
Neymiş?
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek istifa edesiymiş de Cumhurbaşkanı Yardımcısı, kendisiyle görüşüp ikna edesiymiş.
Bu dedikodu doğru olabilir mi?
İhtimal…
Şimdi soracaksınız elbette, neden ihtimal?
Mehmet Şimşek, İngiltere’deki mis gibi işini bırak, Hatice Gaye Erkan’ı da peşine takıp neden Türkiye’ye geldi?
Yerle yeksan olan ekonomiyi düzeltmek için değil mi?
Peki, geldiği günden bu yana yaptığı çalışmalara rağmen, enflasyon düştü mü?
Düşmedi…
Emekli, işçi, memur, dar gelirli, çiftçi rahatladı mı?
Rahatlamadı, daha da beter oldu.
Tüm kamu kurum ve kuruluşlarını kapsayan “İsraf yok” genelgesine uyan oldu mu?
Olmadı.
Hatta israf, artarak halen devam ediyor.
Bu şartlar altında Mehmet Şimşek ne demiş olabilir?
“Abi, madem benim dediklerim gale (Dikkate) alınmayacak, ben geldiğim yere geri gidiyorum” demiş olamaz mı?
Siz Mehmet Şimşek’in İngiltere’den gelirken, çalışmakta olduğu şirketi tümden terk edip geldiğini sanıyorsanız, bana göre aldanıyorsunuz.
Oradaki görev, Şimşek için her zaman açık ve bekleniyordur.
XXX
Son bi şey söyleyeyim mi?
Âdem, eğer hayatta olsaydı, saydırır dururdu şimdi…
Rahmetlinin çenesi duramazdı ki. Tövbe bir daha söylemeyeceğim der, yine oradan başlardı…