Rahmetli annem, hiç çarşı pazara alışverişe gitmiş birisi değildi.
Babamın tayini çıktı, Zonguldak’a gittik, oradan da Kilimli Nahiyesine verdiler.
Kilimli’de haftada bir gün pazar kurulur, o da hafta içinde.
Babam rahmetli, işi gücü bırakır, pazar alışverişini yapar gelir.
Babam bir gün anneme; “Bak komşular pazara gidiyor, sen de al eline fileni, git pazara, ne istiyorsan al gel” dedi.
Anacığım her ne kadar “Ben beceremem diye itiraz ettiyse de, babam O’na, “Bak, komşular ne alıyorsa onu al” dedi.
Para da verdi, annem, Pazar filesini cebine koydu, komşularla pazarın yolunu tuttu.
Gerekli sebze-meyve(!) alışverişini yaptıktan sonra eve geldi, aldığı sebze ile akşam yemeğini de yaptı.
Akşam, ailece yemeğe oturduk, pişen yemeği yedikten sonra babam anneme, “Meyve ne aldın, getir bakalım” dedi.
Annem, çok sakin bir tavırla “Meyve almadım” deyince, babam merak etti.
“Neden” dedi…
Annem aynı sakinlikte “Filede yer kalmadı da ondan” diye cevap verdi.
Bu kez babam şaşırdı; “Ne aldın ki” diye sorunca, annem sıralamaya başladı…
“İki kilo soğan, iki kilo patates” deyince babam ona “Hanım evimizde bir çuval patates, bir çuval soğan var, neden aldın ki” diye sordu.
Annem; ”Bilmem bunlar ilk defa alınır, filenin altına konurmuş ki, sebze meyve ezilmesin diye” dedi.
Babam gülmekten yerlere yatıyordu.
Kayseri’den gelirken kışlık alınan çuvallarla patates ve soğanı da götürmüştük, evde soğan ve patates çuval ile…
Babam tekrar sordu ama bu kez gırgırına
…
“Peki, meyve koyacak bir şey yok muydu?”
Annem, “Yoktu, herkes ikişer üçer file getirmiş, bende tek file vardı…
Annem, o günden sora bütün Pazar alışverişlerini hep kendi yaptı…
XXX
Neden anlattım?
Soğan ve patates, bir evin olmazsa olmaz sebzelerindendir.
Soğansız yemek olmaz.
Patatesten vazgeçilmez.
Zeytinyağlı barbunya; Kuru soğan, patates, havuç, olmazsa olmaz. Haşlama, kuru soğan, patates, havuç, olmazsa olmaz.
Patates kavurma, adı üstünde patates, kuru soğan, taze soğan olmazsa olmaz.
Patates kızartma, patatesiz olur mu?
Patates salatası, kur soğan, patates, taze soğan… Türlü, Kuru soğan, patlıcan, patates…
Aklınıza gelecek her yemeğe kuru soğan. Hatta mercimek çorbasına da; kuru soğan, patates ve havuç, gerçi burada ben kullanmam ama…
Demek o ki, soğan patates olmazsa, yemek yarım olur.
Gelin görün ki, bu sene soğan ve patates tarlada kaldı.
Tüccar maliyetinin altında fiyat veriyor.
Çiftçi, emeğinin karşılığını alamaz ise, seneye ekmeyi düşünmüyor bile.
Şimdi sormak gerekmez mi?
Soğan ve patates tarımı da tarihe karışırsa, ihtiyacı nereden karşılayacağız?
Yurt dışından ithal edilir derseniz, soruyorum…
Hangi döviz ile?
Bu ülkede tarım biterse, hepimiz biteriz, bilesiniz…
Bütün tarım üreticileri kan ağlıyor, ama kimse de görmüyor ne yazık ki…
O nedenle aklımızı başımıza alalım…